Çağımızın en büyük salgını aslında fazla kilolu olmak. Fazla kilo bilindiği gibi beraberinde birçok metabolik hastalığı getirmektedir. Ancak kişilerin fazla kilolu olmaları durumunda odaklandıkları ilk nokta maalesef sağlıkları olmuyor. Dış görünüş kaygısı ile bireyler hızla kilo vermek istiyorlar. Bu durum yanlış diyet uygulamalarını da beraberinde getiriyor. Fazla kilo durumunda odaklanılması gereken nokta sağlıklı olmak olmalıdır. Böylece seneler içerisinde alınan fazla kiloları bir anda kaybetme beklentisi yerine yavaş ve sağlıklı bir biçimde kilo verme bilincine ulaşılabilir ve sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanılabilir.
Yapılan diyetler kulaktan dolma bilgiler veya internet araştırması ile yapılmamalıdır. Her bireyin metabolizması farklı olduğu için beslenmenin de kişiye özel olması gereklidir. Kişinin kan değerleri, yaşam şekli, varsa hastalığı, vücut analiz ölçümü gibi birçok değere göre diyet programı değişmektedir. Uzun süre aç kalmak ya da tek tip beslenerek daha çabuk kilo vermeye çalışmak farklı sağlık sorunlarına neden olabilir. Dolayısıyla zayıflamak isteyen bireyler diyetle ilgili doğru sandıkları hatalar yüzünden diyet yaptığını sanarken hem kilo vermekte çok zorlanıyor hem de sağlık açısından risk altında kalabiliyorlar.
Zayıflama sürecinde size uygun olan beslenme programınızı bir diyetisyen tarafından öğrenmediğiniz sürece internetten ya da başkalarının yaptıklarını yapmaya çalışarak kalıcı kilo veremezsiniz. Geçici kaybettiğiniz kilo ise hızla geri gelecektir.
Genellikle kilo vermeye çalışanların yaptığı diyet hatalarına bakacak olursak;
1. Çok düşük kalorili bir diyet yapmak:
Çok sıklıkla yapılan hatalardan biri çok az yiyerek kilo vermeye çalışmaktır. Vücuda ihtiyacı olan enerjiden az enerji verdiğinizde metabolizma yavaşlar. Vücut kıtlık moduna girdiğinden gelen enerjiyi depolamaya yatkınlaşır. Aslında vücut enerji dengesini korumak ve açlığı önlemek amacıyla kalori harcamasını azaltarak düşük kalori alımına karşı kişiyi korumaktır. Bu durum sonucunda kısa süreli kilo kaybı sağlanabilir. Fakat sağlanan kilo kaybının yağdan olması önemlidir. Açlık diyetlerinde yetersiz protein alımı sonucu kas kaybı oluşacağından kaybettiğiniz kilonun bir kısmı kas bir kısmıda vücuttan atılan ödem olacaktır. Yağdan kilo kaybı sağlanmadığı ve sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanılmadığı için kaybedilen kilo hızla geri alınır. Ayrıca yanlış beslenmeniz sonucu yavaşlayan metabolizmanızın tekrar düzene girmesi uzun zaman alacağından tekrar sağlıklı bir diyet uygulasanız bile kilo kaybetmeniz zorlaşacaktır.
2. Öğünleri geçiştirmek ya da atlamak:
Az yemek amacıyla öğün atlamak bilinçsiz diyet yapanların başvurduğu yöntemlerden biridir. Genellikle diyetisyene öğün atlama modelini denedikten sonra başvuru yapılır. Yemiyorum ama kilo veremiyorum denildiğini sık duyarız. Ancak kahvaltı, öğle ya da akşam yemeklerini yemeyip vücudu aç bırakan bireylerin hormonal dengesi bozulduğundan kısa sürede kilo kaybı durur. Metabolizmayı iyi çalıştırabilmek için doğru ölçüde yine kişiye göre planan öğünleri yapmak gereklidir. Vücudun depo yağları kullanması için iyi çalışan bir metabolizmaya ihtiyaç vardır. Ayrıca Öğün atlandığı zaman doğal olarak bireyler daha fazla acıkır ve diğer öğünde daha fazla yemek yeme ihtiyacı duyarlar. Bütün gün vücudu aç bırakmak boşa bir uğraş olmuş olacaktır.
3. Popüler olan diyetleri yapmak:
Son yıllarda glutensiz beslenmek ve karbonhidrattan düşük diyet programları oldukça popüler. Ancak diyetin sürdürülebilir olması için katı kurallar yerine esnek bir zemin üzerine planlanmış olması oldukça önemli. Diyete tekrar tekrar başlayıp bırakmak metabolik hasara neden olacağından kişinin popüler diyetler uygulamak yerine kendi rutinine ve sağlık durumuna uygun bir diyet ile beslenmesi gerekmektedir. Tek yönlü beslenmeye yönelik bu diyetler kalıcı olmadığı gibi bilinçsiz yapılması durumunda bazı sağlık problemlerine sebep olabilir. Kalıcı çözümler için bir beslenme uzmanından destek almayı denemelisiniz.
5. Yasaklar koymak:
Diyet yasaklar koymak değil sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenmektir. Hayatınıza sağlıklı beslenmeyi adapte etmek ve bunu alışkanlık haline getirmek oldukça önemlidir. Ancak katı yasaklar diyetin sürdürülebilir olmasını engellemektedir. Hiç tatlı yememek, hamburger veya patatesten kaçınmak doğru bir yaklaşım değildir. Danışanlarımın listelerine yağlı bir peynir çeşidi ve beyaz makarna eklediğimde şaşırıyorlar ancak diyet sevdiğiniz besinler tamamen hayatımızdan çıkartmak anlamına gelmez. Ağırlıklı olarak sağlıklı olanları tercih etmek, porsiyon kontrolüne dikkat etmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Yasaklı olarak sınırlanan besinlerin diyetin bırakılması sonrası hızla hayatınıza girmesi sizi tekrar kilo alma tehlikesi ile karşı karşıya bırakır.