Aristo, “Çizgi boş ile dolu arasındaki sınırdır” der sevgili okur.
Daha teknik ifadeyle bir noktanın hareketiyle meydana gelen şekil veya iki yüzeyin ara kesitine "çizgi" denir.
Peki, günlük hayatımızda, siyasal ve sosyal olarak nedir çizgi?
Günlük hayatımızda çok kullandığımız; Çizgi çekmek, Çizgiyi aşmak, Çizgiden sapmak ne anlama geliyor sizce?
Bizim siyasetimizde çizgi var mı, çizgisi olanlar kim, çizgiyi aşan kim, kimler çizgiden sapıyor ya da çizgi nasıl çekiliyor?
Sizin çizginiz nerede başlıyor ya da kırmızı çizginiz neresi?
Şimdi ilk kez ikinci tura gidilen Cumhurbaşkanlığı seçiminde, iki aday ve Sinan Oğan var ortada.
Buraya gelene kadar, özellikle yedili masada, birbirlerine çekilen çizgileri, çizgiden sapmaları, çizgiyi aşmaları, üstü çizilen sonra silinenleri bolca gördük, tekrara gerek yok.
Örneğin yurt dışı medyası çizgiyi çok aştı, bazıları kırmızı çizgilerimize bastı ve vetoyu yedi.
Aynı şekilde söylemlerindeki tutarlılık tartışılan tüm liderler için de durum aynı.
Tek tek her lidere bir çizgi karnesi versek, Erdoğan ve Bahçeli liste başı olmaz mı?
Kılıçdaroğlu, Akşener, Babacan, Oğan ve diğerleri nerede kalır?
Vatandaşın kırmızı çizgilerini tam olarak okuyamamak, okusa da kazanma kaygısıyla çakışınca sapmak Türk siyasetinin eğri çizgisi.
Örneğin vatandaşın iki kırmızı çizgisi var son günlerde:
1: PKK
2: Ekonomi
Bu iki konuda hassas davranın, doğru tartan, doğru çözüm üreten, doğru yaklaşan yani çizgiyi tutturan kazanıyor gibi görünüyor.
Ancak,
PKK ile işbirliği yapan, yapmıyor gibi görünüp arkadan sözler veren, vatandaşın kırmızı çizgilerini dikkate almayan ve dolayıyla çizgiden sapanlar, vatandaştan onay alamıyor.
Çizgiden sapmanın sonuçlarını, çizgiyi aşmanın bedelini görmeye başladınız mı?
Bu yüzden;
Çizgi çok önemli bir hadisedir.
Yeri gelir, yürüdüğün yoldur,
Yeri gelir ağzından çıkan afili bir cümle,
Çoğu zaman yönünün rengidir,
Nereden başlayıp nerede bittiği, yolda ne kadar saptığı önemlidir.
Çizgin, kişiliğin, kimliğindir.
Varlığın, fikrin, düşüncendir.
Dünün ve yarınındır
Gizleyemeyeceğin geçmişin, seni geleceğe taşıyacak bugünündür çizgin.
İmzan, isminin arkasındaki itibarındır.
Sevgili okur
Bizim çizgisi olan siyasilere, liderlere ihtiyacımız var, duruma göre renk ve şekil değiştirenlere değil.
Bizim çizgiyi aşmayanlara ihtiyacımız var, kazanmak için her yolu mubah görenlere değil
Kalın çizgi çekebilenlere ihtiyacımız var, kendine inanan, güvenen, oynamayan, sözü senet olanlara…
..Ve yaşamı boyunca çizgisi imzası olmuş liderlere ihtiyacımız var, konjonktüre göre değişene değil.
Sandık, vatandaşın çizgisidir.
Çizgiyi şaşanı hizaya, yolundan şaşanı ayara getirir.
14 Mayıs’ta olduğu gibi 28 Mayıs’ta da çizgiyi çizecek kalem vatandaşın elinde.
Kimin üstünün çizileceği ise zaten belli...