İzlediniz mi, şimdide Filistin’deki ölümleri hele çocukların
Yüzlerini gördünüz mü?
Bakışlarını
Dünyaya bakmalarını, ağlamalarını
Henüz anlayamadan ne olduğunu, savaşı, ölümü anlamak zorunda olmalarını
Ölüme dokunmak, ölümü yaşamak, ölümle yaşamak zorunda kalmalarını
Daha hayatı tanımadan ölümü tatmış olmalarını?
İzlediniz mi?
Onlardan çok var dünyada.
Afrika’da var açlıkla savaşan, açlıktan ölenler
Suriye’de barış için ölenler
Asya’da herhangi bir sebepten ölenler
Ülkemizde var terörden ölenler
Sonları hep aynı, birilerinin nefretiyle, çıkarıyla dolan silahından çıkan kurşunla olan, ölen çocuklar.
Çocuklar ölüyor dünyada, birileri elleriyle öldürüyor onları.
Birileri çizgi filmlerde gördükleri koca koca silahların gerçekleriyle canını acıtıyor onların.
Canını acıtmakla kalmıyor, canını alıyorlar, dünyadan bihaber bebelerin
Onların birbirinden güzel yüzlerini solduruyor, yüreklerini söndürüyor, gülüşlerini donduruyor, bakışlarını durduruyorlar.
Ağlıyorum ben ölen bebeklere, çocuklara
Dün yine ağladım, önceki gün de, bugün de.
Dünyanın kör olan gözlerine ağladım.
Kaybettiği sevgiye
Yok olan insanlığa
Unutulan masumiyete
Ağlayan hayata
Ölüme
Ölen çocuklara
Ağladım.
Daha yaşamak nedir öğrenemeden, ölümü ezberleyenlere ağladım.
Daha ana babasına doyamadan, kucaklanmanın keyfine varamadan, ölümün kucağına düşenlere ağladım.
Ölümün merkezinde doğanlara
Yaşamı tatmayan, çocukken çocuk olamayanlara ağladım.
Böylesine kötü bir dünyada yaşadığımız
Bu kötü dünyada çocuklara bile sahip çıkamadığımız için
Gördüğümüz ama görmezden geldiğimiz kana
Duyduğumuz ama duymamış gibi yaptığımız çığlıklara
Bildiğimiz ama bilmezlikten geldiğimiz kurallara
Birilerinin yanlışının birilerinin doğruları olmasına
Oysa acının, ölümün, kanın, gözyaşının her dilde aynı olmasına
Bugün orada olanın yarın nerede olacağını bilemeyişime
Belki zaten aramızda olmasına
Hiç yakamızdan düşmemesine
Ağladım.
Ağlamak neye yarar bilemeden,
Bir kişinin hüznü kaç çocuğun neşesi,
Ölüm neyin bedeli?
Kader neyin sonucu?
Çocuktan kim alır hıncını?
Var mıdır çocuğun boynunun borcu?
İçim acıyor gördüklerimden
İçim yanıyor baktıklarımdan
Çok uzaklara gitmeye gerek yok
Bir adım ötemizde olanlar oluyor
Dünya kaybetmiş namusunu
İffet falan kalmamış kimsede
Bu dünyada hıncını çocuktan alan
Yaşar mı öbür dünyada yaptığı kötülük yanına kalmadan.
Unutur mu orada yaşayan çocuk acısını?
Hatırladıklarını silebilir mi hafızasından?
Kazandıysa bile yaşam savaşını
Kaybettikleri vazgeçirmez mi onu yaşamdan?
Dünya yaşanmaz oldu, herkes için
Dünya tanınmaz oldu, bilinmez
Kendini bilen birileri için
Dünya ölüm tarlası şimdi.
Üzgünüm, mutsuzum, dertliyim, yorgunum
Gördükçe çocukların kanla boyanmış yüzlerini, artıyor can acım.
Rengârenk giysilerle koşup oynaması gerekirken, kırmızıya siyaha boyanan bedenlere isyanım.
Allah’ım, sen al bu bebelerin öcünü
Koyma hayatlarını, kanlarını, acıları yerde
Çocuktan bile savaş tamtamı yapana
Sen bilirsin vereceğin cezayı
Duy sesini o masumların tüm dünya
Yarın hangimiz kalırız ateşin altında
Bilemezken sonumuzu
Unutma duy bu insanların sesini
Ağlatma hiçbir çocuğu sen bu dünyada
Ağlatanları ağlat asıl hayatta.
Çocuğa vuran, canını acıtana
Umarım yar etmez hiçbir yeri vatan, Yaradan…