İlk açıklama, Nilüfer’in CHP’li başkanı Mustafa Bozbey’den seçimlerin 4. yıl dönümünde gelmişti. Nilüfer ilçesine 14 yıldır Belediye Başkanı olarak hizmet eden Bozbey, “hakkımda açılan davalar var ama hiç birinden ceza almadım” diye konuşmuştu.
Sonra söz sırası muhalefete geldi.
Ak Parti Nilüfer ilçe başkanı Alpaslan Yıldız, “sayın Başkan hakkında kesinleşmiş 3 tane ceza ve görevden uzaklaştırma var.. Hükmüm açıklanması ertelenmiş” dedi.
Mustafa Boıybey AKP’nin bu açıklamasına fena kızdı. Sonra Cumhuriyet Başsavcılığı!ndan sabıkasının olmadığına dair belge alarak medyaya açıklama yaptı:
“Sabıkam yok.”
Aslında hükmün açıklanmasının geriye bırakılması demek, bu suçun işlenmediği veya ceza verilmediği anlamına gelmiyor. Ceza kesinleşmiş ama, CMUK gereği sabıka kayıtlarında gösterilmiyor.
Avrupa Birliği rüyası yolunda atılan adımlardan biri olan CMUK’a 2004 yılında eklenen bir madde ile bu işlem yapılıyor.
Belediye başkanı ile ilçe başkanı arasındaki bu ceza, suç ve sabıka dosyası sanırım epey sürecek. Bu rüzgarla pek çok harman kaldırılır. Çünkü AKP ilçe başkanı Alpaslan Yıldız, Belediye başkanı Mustafa Bozbey’in aldığı cezalar konusundaki açıklamalarında ısrarlı. Hatta, başkanın hangi mahkemede hangi iddia ile yargılandığını, hangi cezaları aldığını ve bu cezaların kesimleşme tarihlerini bir bir açıkladı.
1- Bursa 13. Asliye Ceza Mahkemesi 2006/ 1195 Esas
Suç: Mal ve Hizmet alımından kaçınmak yoluyla Görevi Kötüye Kullanma
Sanıklar: Mustafa BOZBEY- 6 ay hapis ve 3 ay görevden uzaklaştırma 415 Tl para cezası.
Kararın kesinleştiği tarih: 15 Eylül 2009 tarih.
2- Bursa 4. Asliye Ceza Mahkemesi 2009/653 esas
Suç: Güveni Kötüye Kullanma (Yeşil alana inşaat yapım izni.)
Sanık Mustafa BOZBEY, 10 ay hapis 3 ay görevden ve memuriyetten men, 450’şer TL para cezası. 25 12.2010 tarihinde karar verildi.
03.01.2012 tarihinde kesinleşti.
3- Bursa 12. Asliye Ceza Mahkemesi 2006/984_bozmadan sonraki 2010/525
Suç: Güveni kötüye kullanmak Kaçak inşaata göz yummak. Yeşil Alana inşaat yaptırmak
Sanıklar Mustafa BOZBEY, ve arkadaşları 5’er ay hapis, 375 Tl’ her biri ayrı ayrı para cezası, 2 ay 15 gün memuriyetten uzaklaştırma
Kesinleşme tarihi 27.10.2010
Ak Parti Nilüfer ilçe başkanı Alpaslan Yıldız, sadece başkanla ilgili verilen mahkeme kararlarını açıklamakla yetinmedi. İmardan belediye yönetimine kadar pek çok konuda eleştiri getirdi. Yeni sorular sorup, cevaplarını beklediklerini açıkladı.
“Geçtiğimiz günlerde belediye başkanının görevinde bulunduğu 14. yıl dönümü nedeniyle yaptığı basın toplantısı ve bu toplantıda yaptığı açıklamalarla ilgili, bizlerde muhalefet olarak görevimiz gereği, Nilüfer ilçesinde nelerin olup bittiğine dair sizlerle bazı bilgileri paylaşmıştık.
Sayın belediye başkanı, yaptığımız açıklamalardan galiba rahatsızlık duymuş, bizim teşkilatlarımızı ve yaptığımız muhalefet görevini hazmedememiş olacak ki, kendisini savunmaya geçmiş.
Sayın başkan, bu açıklamamız üzerine, tekrar basın toplantısı düzenleyip, Cumhuriyet Başsavcılığından aldığı adli sicil belgesini göstererek “sabıkam yok” demiş.
Bizlerde Ak Parti Nilüfer ilçe teşkilatları olarak diyoruz ki, sayın başkan ve arkadaşları hakkında verilen hapis cezaları CMUK gereği ertelendiği için adli sicil kayıtlarında gözükmüyor. Ama, adli kayıtlarda mevcuttur.
Biz bunları biliyoruz. Sayın başkanın kendisi ve aynı davalarda ceza alan memurları ve bürokratları da çok iyi biliyor.
Sanırım, bu kararları sayın başkanın mensubu olduğu CHP bilmiyor. Sanırım Nilüfer’de ve Bursa’da yaşayan halkımız bilmiyor.”
Ak Parti’nin bu açıklamaları ve mahkeme dosyalarının numaralarıyla sonuçlarını açıklaması, daha bu beyanat medyada yer almadan bile büyük bir siyasi dalgalanma yarattı. CHP içinde bu olayları bilmeyenler, sanırım hayal kırıklığına uğrayacaklar. Çünkü, CHP Nilüfer’de parti kimliği ile değil, başkanın kişisel varlığı ile siyaset yapıyor. Pek çok CHP’lide “başkan varsa Nilüfer var olur. Olmazsa, son kalemizde elden gider” düşüncesi hakim.
Bunun içinde medyadaki destekçiler dahil, başkan hakkındaki pek çok gerçekler görmezlikten geliniyor.
Ak Parti bu problemi çözmenin formülünü bulmuş. Kurumsal olarak ve ciddi bir muhalefete başladılar Nilüfer’de.
Bakalım ne kadar başarılı olacaklar?
Ertuğrulkent Mahallesindeki hazine arsalarının yok olmasının üzerinde duruyorlar. İhsaniye meydanında yapılan belediye hizmet binasının, imar yasalarına uygu olmadığını yüksek sesle konuşmaya başladılar. Halkın tepkilerine sessiz kalmayıp yeşil alanların betonlaşmasına tepki gösterdiler. Belediye işleriyle ilgili ciddi şikayetlerde bulunuyorlar. Üçevler Mahallesi dosyasını açtılar.
Belediye başkanının dilinden hiç düşürmediği hukuk kelimesini kullanarak yaptığı iddia edilen hukuk dışı uygulamalarıyla, deyim yerinde ise kendi silahıyla vurmaya çabalıyorlar.
AKP’li Yıldız sorduğu sorularla, halkın kafasındaki soruları aydınlatmayı ve Nilüfer halkına, Bursa halkına, gerçek CHP’lilere Nilüfer’deki olayları anlatmaya çalıştıklarını söylüyor.
“Sayın başkan, “hukuk” diyerek yola çıkıyor, huku,k kendi aleyhine olduğu zaman hukuku uygulamayıp çark ediyor. Ak Parti Niilüfer ilçe teşkilatları olarak Ertuğrulkent Mahallesi’ndeki tüyü bitmemiş yetim hakkı olan arsaların, nerede olduğuna dair sorularımızı tekrarlıyoruz. Sayın başkan, bu konuda demogoji yapıp, insanların kafalarını karıştıracak açıklamalarda bulunuyor.
Mahkeme kararları sabittir. Kesinleşmiştir. Hazinenin bu mahalledeki 362 dönüm arsası Nilüfer Belediyesi tarafından, allem edilip, kalem edilip yok edilmiştir.
Sayın başkan, yine bu şuyulandırma ile kendisinden önceki belediye yönetimini suçlamaktadır. Yaptığı bu açıklama kısmen doğrudur. Nilüfer belediyesi ANAP’lı başkan yönetiminde iken Ertuğrulkent bölgesinde Ankaralı bir harita mühendisi kanalıyla şuyulandırma planları hazırlanmış. Sonra bu planlar iptal edilmiş. Sayın başkan göreve geldiğinde, eski planları yapan firmanın, “planlar mahkemece iptal edildi. Değiştirmemiz lazım. Mahkeme kararını uygulayıp eski haline getirmeliyiz gerekiyor”” diyerek kendisiyle yaptığı görüşme sırasında, “Biz bu planları yeniden yapacağız. Sizinle de çalışmayacağız” diyerek, Bursalı bir başka harita firması ile bölgedeki şuyulandırmayı yapmış ve hazinenin arsalarının buhar olup uçmasına bizzat bu uygulamalarla yol açmıştır.
Şimdi soruyorum, planları kendisinden önceki başkan mı yapmış, yoksa bizzat kendisi mi yapmış? Belediye kayıtları ortada…..
Tekrar ediyoruz, Ak Parti Nilüfer ilçe başkanlığı olarak yaptığımız her açıklamanın arkasındayız.
Ertuğrulkent’te sayın başkan ve belediye yönetiminin tercihleri nedeniyle hazine zarara uğratılmış ve tüyü bitmemiş yetim arsaları buharlaştırılmıştır.
Bu işlemden, Nilüfer ne kazanmıştır?
Bursa ne kazanmıştır?
Türkiye ne kazanmıştır?
Sayın başkanım yaptığı açıklamaları dikkatle okursanız,
Cevap; hiç…
Tüyü bitmemiş yetim hakkı sosyal demokratlıkta, CHP yönetimlerinde böyle mi korunuyor?”
Epey ilginç tespitler.
Yıldız devam ediyor;
“Sayın başkan, birde Ak Partili belediye meclis üyesi arkadaşlarımızın meslekleri ve mühendis olmalarına rağmen, başta Ertuğrulkent olmak üzere, hazine arsalarının buharlaşması, yeşil alanların betonlaşmasıyla ilgili yaptığımız açıklamaları eleştiriyor.
Ben, Ak Parti Nilüfer ilçe başkanı olarak sayın başkana soruyorum. Kendisi de inşaat mühendisidir. Bir inşaat mühendisinin öncelikli görevi, sağlam, dayanıklı, yasalara ve kanunlara uygun, imar planlarına uygun inşaat yapmaktır.
Geçtiğimiz toplantımızda kendisine sizlerin aracılığıyla sormuştum. İhsaniye Meydanında yapılan belediye hizmet binası inşaatının yasalara uygun olup olmadığını merak ettiğimizi ifade etmiştim.
Sayın başkan, bu inşaatla ilgili neden bilgi vermiyor?
Yoksa, mühendis bir belediye başkanının, imara aykırı inşaat yaptığının açığa çıkmasından mı korkuyor?
Mühendis belediye başkanı kaçak inşaat yapar mı?
Yapılmasına göz yumar mı?”
Sayın başkan, önce yeşil alanları neden betonlaştırdığı sorularımıza cevap versin.
Bir başka konuyu daha sizlerle paylaşmak istiyorum. Mahalle gezilerimiz sırasında annelerin “bizim çocuklarımız nerede oynayacak?” diye bizlere soru sorduğunu sizlerle paylaşmıştım.
Bakın Ataevler Mahallesi, Ali Karasu Lisesi ile Ahmet Uyar İlköğretikm Okulu’nun tam karşısında yaklaşık 8 dönümlük bir yeşil alan ve çocuk parkı vardı.
Vardı diyorum, çünkü şimdi orası, betonlaşmış, parkın içine çok katkı beton bina yapılmış ve burası bir restaurant haline getirilmiş.
Şimdi soruyorum, bu restaurantın inşaatını yapan, kiralayan işletmeci ile sayın başkan ve ailesi arasında ne gibi ilişki var?”
Demek ki AKP’nin bu olayla ilgili ciddi tespitleri var.
Alpaslan Yıldız. sanırım yıllardır biriken sorunların ve soru işaretlerinin yanıtlarını aramaya başladı.
Bozbey’in kendisine cevap vermek için seçtiği belediye hizmet binasında CHP ilçe başkanının da basın açıklamasına sert tepki gösterdi;
“Arkadaşlar, birde sizlerle paylaşmak istediğimiz ve siyasi olarak etik bulmadığımız bir davranışı daha aktarmak istiyorum.
Belediye başkanı basın açıklaması yaparken belediye binasını tercih etmiş.
Doğaldır.
Başkanın yanına ise CHP’nin ilçe başkanı oturmuş. Sonra da CHP ilçe başkanı sıfatıyla kamu hizmet binasında siyasi kimliğiyle basın açıklaması yapmasına göz yumulmuştur.
Bu olayı, siyasi olarak etik bulmadığımızı anlatmak istedim. Belediye binası kamuya hizmet binasıdır. Devletin malıdır.
Sayın başkan, bu olay ile Nilüfer Belediyesini, devlet binasını siyasi parti lokali gibi kullandırmakta suçüstü yakalanmıştır.”
İşte düellonun ikinci perdesi.
Bence bu film burada bitmez….