Bursa’nın düşman işgalinden kurtuluşunun 91. yıl dönümünü büyük bir törenle, gururla ve coşkuyla kutladık.
11 Eylül 1922 tarihi Bursalı olarak bizler için bağımsızlık ve hürriyet demektir. Ülkemiz içinde düşmanlardan kurtarılması ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atılması anlamına gelmektedir.
Bu günlere kolay gelmedik.
Bu vatanın kurtarılmasında canıyla, kanıyla, emeğiyle, gücüyle mücadele edenleri, şehitlerimizi, gazilerimizi hiçbir zaman unutmadık. Unutmayacağız.,
12 Eylül 1980 tarihi ise, ülkemizdeki iç savaş ve anarşi döneminin bitmesi anlamına gelmektedir.
Bu tarih, askeri darbe olarak ta tarihe yazılmıştır.
Bugün, 2011 yılının 12 Eylül tarihinde yapılan referandum nedeniyle 12 Eylül askeri darbesini yapanların yargılanmasına halkımız tarafından karar verilmiştir.
12 Eylül tarihi, bu nedenle Türkiye için, Türk siyasi yaşamındaki kritik dönemlerden bir tanesi ve kritik tarihlerden bir tanesidir.
Bahçeşehir ile TOSYÖV el ele
Ülkemizde Kurtuluş Savaşı ve sonrasındaki gerek siyasi gerekse ekonomik yaşantıda pek çok değişim gözlendi. Bir ülke, deyim yerinde ise küllerinden yeniden doğdu. Canlandı.
Tabi, bu işler kolay olmadı.
Ülkemizdeki iş ve üretim başta olmak üzere bütün çalışmalar, özellikle de insan gücünün üretime katılmasında sanayileşmenin önemi büyüktür. Yıllardır hep görüyoruz, üretmeden, hazır yemek, faiz ve rant geliriyle geçinmek belli süre sonra iflasları getiriyor. Bunun için çalışmak, üretmek ve iş ve istihdam yaratmak gerekiyor.
KOBİ olarak nitelendirdiğimiz, Küçük ve Orta Ölçekli işletmeler, dün olduğu gibi bugün de ülkemiz ekonomisinin can damarlarıdır. 10 ile 50 arasında değişen işçi çalıştıran firmaların oluşturduğu KOBİ’ler, değişime ve gelişime ayak uydurma çabasında.
Bu nedenle, TOSYÖV Bursa Şubesi, Bahçeşehir Üniversitesi ve Uludağ Üniversitesi ile işbirliği protokolü imzalayarak, işadamlarının gerek yurt içindeki iç hacimleri gerekse yurt dışı rekabet edebilirlik güçlerinin geliştirilmesine yönelik yüksek lisans çalışmalarına imza attılar.
Bahçeşehir Üniversitesi Bursa Koordinatörü Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu, KOBİ’lerin ülke ekonomisine sağladığı katma değerlerin önemine dikkat çekerek, işletmelerde ortaya çıkan sorunların çözümlenmesi, iç piyasa ve uluslar arası piyasalarda rekabet şanslarının artırılması ve bilimsel tekniklerle sorunların çözümlenmesi için böyle bir çalışmaya imza attıklarını söyledi.
Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Lale Karabıyık, MBA programlarının işadamlarının mesleki değişim ve gelişimin yanı sıra yüksek lisans ve doktora yapabilmeleri için fırsat olduğunu anlattı.
TOSYÖV Başkanı İsmail Hakkı Kavurmacı, değişen dünya düzeninde ekonomik gelişme ve bilginin öneminin arttığını, bu nedenle iş adamlarının global piyasalarda sermaye ve üretim güçleri kullanabilmeleri için bazı teknik ayrıntıların da gerektiğini söyledi. Kavurmacı, bu amaçla, Bahçeşehir Üniversitesi ile Uludağ Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenledikleri yüksek lisans eğitim programlarına katılarak, 2023 hedeflerine doğru KOBİ yöneticisi olan iş dünyasındaki eğitime destek verdiklerini ifade etti.
Lale Hoca ve Belediye başkan adaylığı
Bahçeşehir Üniversitesi ile TOSYÖV arasındaki işbirliği ve yüksek lisans programlarıyla ilgili protokol imza törenine Uludağ Üniversitesi’ni temsilen katılan Prof. Dr. Lale Karabıyık’la yerel siyaseti konuşma imkanı bulduk.
Lale Hanım “ben akademisyenim şu anda politikayla ilgilenmiyorum” dedi.
Sonra, halk arasında, özellikle CHP içinde konuşulan ve Lale Karabıyık’ın Nilüfer Belediye Başkanlığına veya Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday adayı olacağı yolundaki duyumlarla ilgili görüşlerini sordum.
“Benim hedefimde parlamento var. Yerel yönetimleri düşünmüyorum. Bu konuda hiç kimse ile görüşmedim. Ama, benim bilgim dahi olmadan, bazı kişiler kendilerince senaryolar üretmişler. Üniversitede görevimin başındayım. Belediye başkanı adayı olmak istemiyorum” cevabını verdi.
Merak edenlere, Lale Hoca’yı belediye başkanlıkları koltuklarına yakıştırmaya çalışanlara veya Lale Hoca’nın bilgisi olmadan onun adına siyaset üretmeye çalışanlara verilen cevap bu.
RUMELİFED
Bursa, balkanların Türkiye’deki en büyük temsil edildiği bir şehir.
Bu kentte yaşanların pek çoğu göçmen çocuğu veya torunu.
Pek çok ülkenin yanı sıra Rumeli ve Balkanlardaki illerin, hatta köylerin bile dernekleri var. Bu derneklerden 14 tanesi, Selim Yedikardeşler’in başkanlığında bir çatı altında toplanıp Tüm Rumeli Dernekleri Federasyonu’nu kurdu.
Kısa adı RUMELİFED olan Tüm Rumeli Dernekleri Federasyonu Genel Merkez Hizmet Binası’nın açılış törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, CHP İl Başkanı Metin Çelik, MHP İl Başkanı Hasan Toktaş ve çok sayıda STK Başkan ve yöneticisi katıldı.
Bursa’ya hayırlı, uğurlu olsun.
Federasyon başkanı Selim Yedikardeş, Bursa ile Balkanlar, Türkiye ile Balkanlar ve Rumeli arasında köprü vazifesi yaparak ikili ilişkileri geliştirme istediklerini söyledi.
Balkanların Fatihi olarak bilinen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, törende yaptığı konuşmasında, Bursa’nın dost elinin Balkan ve Rumeli coğrafyasında büyük ilgi gördüğünü belirterek, “Ata topraklarımız bizim özlem ve aile bağlarının birleştiği yerlerdir. Onların dertleri bizim derdimizdir. Onlarla beraber sosyal ve ekonomik güç kazanmak ise bizim en büyük görevimizdir” dedi.