Bursa’da pek çok derde derman olan lodosumuz var.
1980’li yıllarda hava kirliliğinin ilacı lodosumuzdu.
O tarihlerdeki çarpık kentleşme/sanayileşme nedeniyle bu kentin üzerine kabus çökmüş ve havamız soluk alınmaz hale gelmişti.
Lodosun esmesi için dua ediyorduk.
Lodos gelip bir esti mi, kentin havası temizleniyor, ciğerlerimiz temiz hava solumaya tekrar başlıyordu.
Doğalgazın kullanımının yaygınlaşması ve halkın bilinçlenmesi nedeniyle, Bursa’da hava kirliliği artık eskisi kadar yaşanmıyor.
Lodos, fırtınaya dönüştüğü durumlar hariç Bursa için hep kurtarıcı olmuştur. Hayat veren bir hava akımı olmuştur.
Lodostan Bursa olarak şimdi bir başka türlü faydalanmak için çalışıyoruz.
Lodos esecek, Bursa sokakları aydınlanacak.
Peki, bu iş nasıl olacak? Diye sorduğunuzu duyuyorum.
Gayet basit.
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin işletmelerinden BUSKİ ile BESAŞ ortaklığında Bursa Enerji AŞ’nin kurulmasında son aşamaya gelindi.
Bu şirket, akıp giden derelerin suyunun değerlendirilmesi amaçlı olarak Hidro Elektrik Santralleri ve esen rüzgarında enerjiye dönüşmesi için Rüzgar santralleri kuracak.
Böylece, esen rüzgardan, özellikle de lodostan rüzgar tribünleri sayesinde elde edilecek olan enerjinin kaynağı Bursa’daki Cadde ve sokak aydınlatmaları için kullanılacak.
Böylece, Bursa eskiden olduğu gibi yine ışıldayacak.
Şu anda, sokak aydınlatmaları ve enerji temin edilmesiyle ilgili pek çok sıkıntı var. Elektrik şirketlerinin özelleşmesiyle beraber, cadde ve sokak aydınlatmalarında ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Hatta, kentin tarihi ve sosyal mekanlarının bile aydınlatılmasında tasarruf var. Bazı belediyeler ise, cadde ve sokaklardaki aydınlatmaları mümkün olduğunda kısıyorlar.
Elektrik faturasını ödemek istemiyorlar.
Bursa’da ise, tarihi ve kültürel mekanların, hatta ana cadde ve sokakların aydınlatılmasından sorumlu olan Büyükşehir Belediyesi bu konuda herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını söylüyor.
Kendi enerjini kendin üret
Elektrik tüketiminin özelleşmesiyle birlikte, ülkemizde yeni bir model yaratılmaya başlandı.
“Kendi enerjini kendin üret” isimli bu proje kapsamında, enerji üretim ve kullanımında dışa bağımlılıktan kurtulunması ve enerji maliyetlerinin düşürülmesi için yeni formüller bulundu. Buna göre, kamu kurum ve kuruşları başta olmak üzere özel sektöre de enerji üretimleri için ruhsatlar veriliyor.
Bu ruhsatlandırma işlemlerinde ilk sırada rüzgar enerjileri ve tribünleri başı çekiyor. Enerji üretim kapasitelerine göre ruhsat veriliyor. Buna göre bin KW’ya kadar üretim yapan işletmeler ruhsat dışı bırakıldı.
Bu kararla birlikte özel sektörün enerji işine el atması, küçük ölçekli enerji ihtiyaçları için de kendi elektriğinin kendi şartlarda üretilmesine yol açıldı.
Almanya, Hollanda ve Çin bin KW’nın altında üretim yapan HES, Rüzgar Santralleri ve güneş enerji sistemleri üretmeye başladı.
Bursa Büyükşehir Belediyesi de bu kararlar üzerine, “Bursa’da hangi bölgelerde hangi şartlarla elektrik üretimi yapılabilir?” sorusuna cevap aranması için etüt çalışmaları yaptı.
Yaklaşık 2 yıldır devam eden bu çalışmalarda, HES yani Hidro Elektrik Santralleri kurulacak olan akarsular, dereler belirlendi. Rüzgar enerjisi üretimi için de Bursa’nın Büyükşehir Belediyesi sınırlarının Bütünşehir olmasıyla birlikte tekrar gözden geçirilmesine başlandı. Fakat, etüt çalışmaları sırasında Rüzgar Santrallerinin kurulması için en ideal bölgenin Mudanya Yıldıztepe olduğu ortaya çıktı.
Gemlik Şahintepe ile Orhangazi Darıdere Boğazı, Uludağ Çobankaya, Osmangazi Gündoğdu Tepesi, İnegöl Boğazköy bölgeleri ise ölçümlerde santral kurulması için elverişli alanlar olarak seçildi.
Geçtiğimiz yıllarda, esmesiyle birlikte elektrik tellerini koparan, zarar veren lodos saatlerce bu kenti elektriksiz bırakırdı.
Şimdi ise, lodos esecek, Bursa’nın cadde ve sokakları aydınlanacak.
Altepe, Bursa şanslı
Bursa’nın enerji ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik olarak rüzgar ve HES, aynı zamanda güneş enerji sistemlerinin kullanılmasıyla ilgili yapılan çalışmaları değerlendiren Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, “Bursa her konuda olduğu gibi, enerji üretim merkezleri konusunda da şanslı” dedi.
Alternatif enerji kaynakları ve enerji verimliliği konusunda Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin üzerine düşen görevleri yerine getirdiği anlatan Recep Altepe, enerji üretimdeki yeni arayışlar ve yapılan projelendirme çalışmalarıyla ilgili olarak şunları söyledi:
“Bursa’nın her köşesi altın değerinde. Bizlerde yerel yönetim hizmetleri ve merkezi hükümetimizin de yardımlarıyla, hatta özel sektöründe destekleriyle, pek çok sorunu ortaklaşa çözümlüyoruz. Enerji konusunda ülkemizde bir sıkıntı var. Sürekli ihtiyaç. Evimizde, işyerimizde kullandığımız enerjinin maliyetlerinin azaltılmasına yönelik alternatif yatırımları düşünüyor ve planlıyoruz.
İlk etapta Mudanya Yıldıztepe’de Rüzgar Enerjisinin elektrik enerjisine dönüştürülmesine yönelik dört ayrı rüzgar santrali kurulması kararırı aldık.
Bunun yanında dere ve su kaynaklarımızı değerlendiriyoruz. HES yaparak, elektrik üretimi yapacağız.
Bu ürettiğimiz elektriği TEDAŞ ile anlaşarak değerlendireceğiz. Sonra, üretim yapılan elektrik ile Bursa adına tükettiğimiz elektrik miktarını hesaplayıp enerji maliyetlerini düşüreceğiz.
Böylece, lodosla, rüzgarla çalışan santrallerimiz, suyun akışıyla çalışan santrallerimiz sayesinde Bursa’nın cadde ve sokak aydınlatmaları başta olmak üzere bütün kamu hizmetlerinin enerji ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yeni projeleri geliştiriyoruz.”
Bursa için hayırlı olsun.
Gerçekten çok önemli ve ekonomiye katma değer sağlayacak, hizmetlere katma değer sağlayacak, belki de Bursa’ya para kazandırabilecek önemli bir proje.
Öyle sanıyorum ki, seçim döneminde ve önümüzdeki yerel yönetim hizmet döneminde Bursa’nın gündemi enerji üretim tesisleri ve yatırımları olacak.