Senelerdir bekleyip duruyorduk. Acil servis girişindeki sedye üzerinde can çekişmekte olan sağlık için Bursa’da neler yapılacak diye? Tabip Odası ve sağlık sektöründe hizmet verenler sürekli olarak Bursa’da yeni bir sağlık kuruluşu yapılmayışından şikayet ediyor. Akademik Odalar, Sağlık Kompleksi için seçilen yerlere itiraz ediyorlar. Önce Samanlı için Yıldırım ilçesi seçildi. Sonra, Samanlı mahkeme kararıyla hayal oldu. Sonra, Yıldırım Otosansit üzerindeki Şirinevler Bölgesi sağlık yatırımları için şirin gözüktü. Sonra, Şirinevler SİT uygulamasına takıldı. Sonra, Osmangazi Yunuseli Havaalanına gözler çevrildi. Askeri ilgililer, “orası olmaz” dediler. Peki, Bursa’nın sağlık problemlerinin çözümlenmesi veya sağlık alanında ihtiyaca göre yatırımların yapılması için neler yapılmalı? Sorusuna herkes “yeni ve modern sağlık merkezleri inşa edilmeli” diye cevap veriyor. Bu sağlık merkezleri için seçilen yerler ise, çok ağır ve haksız yere eleştiri alıyorlar. Ben, senelerdir şunu gördüm Bursa’da. Hizmet eksikliği var. Hizmet için yeterli kaynak var. Alt yapı var. Ama, hizmet birlikteliği için ortak akıl ve ortak karar alma yok. İşte bu nedenle, “senin dediğin olmayacak. Benim dediğim olacak” tartışmalarıyla zamanı boşa tüketiyoruz. Bursa’nın sağlık tablosunu gözlerinizin önüne getirin. Memleket Hastanesi 1940 yılında yapılmış. Sonra etrafına yama halinde binalarla şifa dağıtmaya çabalı-yor. Hemen Yanındaki Onkoloji hastanesinin geçmişi en az 20 yıllık. SSK Hastanesi şimdi Çekirge Devlet oldu. Benim bildiğim kadarıyla 45-50 yıllık bir hastane. Zübeydehanım Doğumevinin geçmişi 30 yıla dayanı-yor. Göğüs Hastalıkları hastanesi de öyle. Şevket Yılmaz Hastanesi ise 1995 yılından bu yana hala inşaatı devam ediyor. Öyle anlaşılıyor ki, uzmanlar ve ilgililer, yetkililer açıklamasa da Bursa’nın sağlık alanında hizmet verilen yapı stoku çok eski. Yenilenmeye ihtiyaç var. Bunun içinde yeni yatırım gerekiyor. Yeni yerler bulunması gerekiyor. Bakın, 1940 yılında yangından sonra yapılan Memleket Hastanesi’nin o dönemdeki yatak kapasitesi 50 iken Bursa’nın 300 bin nüfusuna hizmet verebilen bir sağlık kurumu imiş. Şimdi, Nüfusumuz 3 milyona yakın. Nüfus artıyor. Hastane ihtiyacı artıyor. Binalar ekleme ile yama ile sağlık hizmeti verilmeye çalışılıyor. Bu işin içinden çıkılması gerçekten güç. Kamu-Özel İşbirliği Şehir Hastaneleri Projesi geliştirildi. 6-7 yıldır gündemde. Tartışılıyor. Arsaları ve yapılmak istenilen yerleriyle ilgili inatlaşma sürüyor. Vakit kaybediliyor. 12 Eylül Perşembe günü ülkemizde bir ilk yaşandı. 14 ilde, 15 hastane ile dev bir laboratuarın inşa edilmesi için İstanbul Haliç Kongre merkezinde imzalar atıldı. Bursa’ya da Doğanköy’de Nilüfer’de 5 ayrı hastanenin yer alacağı bir milyon metrekare alanda 350 bin metrekare inşaat alanlı sağlık kompleksi yapılacak. İhale bedeli 780 milyon lira iken, başbakanın ihale imzalanması sırasında 700 milyona indirildi. İhalelerde başbakanın yaptığı kesintilerle bu yatırımın belki de bir tanesi bedavaya getirildi. Bu sistem için 2050 yılına kadar Bursa’nın sağlığına serum bağlanmış oldu. Şimdi sırada Acemler İnzibat Taburu arsasının Sağlık Bakanlığı’na devir edilmesiyle bu bölgede yapılacak olan sağlık yatırımları var. SSK Çekirge, Zübeydehanım ve Çocuk Hastanesi bu bölgede inşa edilecek. Bugün bakıyorum sağlık alanındaki yatırım yerleriyle ilgili tartışmalar var. Neymiş efendin, Doğanköy Bursa’nın merkezinden uzakta imiş. Haritaya bakılınca öyle gözüküyor. Birde, o bölgelerde yatırım olmadığı, iş ve yerleşim mekanları olmadığı için halkımız oraya gidip gelmeye alışkın değil. Burası, Heykele kilometre olarak uzaklığı 25 km. Yıldırım Otosansit ise 18 KM. Uzaklık ölçüsü bu kadar. Birde, Bursa artık sadece Yıldırım, Osmangazi, Nilüfer’den oluşmuyor. 17 ilçesi de Büyükşehirde.Ortaya koyduğumuz haritaya tekrar bakalım. Doğanköy bu kentin tam göbeğinde kalıyor. Bence bu yatırım, Bursa’nın sağlık sorunlarının çözümü ve tedavisi için damardan yapılan şırınga gibi şifa dağıtacak. Çünkü, çevre yolunun kenarında, İnegöl’den de Kemalpaşa’dan da ulaşım rahat.