İnsan değişir mi?

İnsan değişir mi?

Şimdi sizlere önce kendi bakış açımdan sonra bakış açı örnekleri ile yola çıkarak herkesin mutlaka bir dönem kafasından geçen soruyu bir kaç cümle ile üzerinden geçelim.



İnsan pek tabi değişir,

Şartları değişir,yaşı değişir,fiziği değişir,yargıları değişir.

Yıllar ya katar, ya da şanslıysan aynı bırakır.Fakat asla geri götürmez.Mesela yüzündeki gerginlik,parlaklık,masumiyeti alır yerine yaşadıklarının çizgisini koyar.Bazıları çok sever o çizgileri.

Bazıları hatırlamak dahi istemez ,bakar çözümüne.



İnsan değişir,gelişir.

Eskisi gibi bakamaz,bakmamasını öğretmişlerdir.

Bazende değişmeyenler cehenneme döndürür bazılarınınkini.İşte orada değişir diye beklemeyin ,insan kendi nerede kalmak istiyorsa orada kalıyor.

Bir direnenler var bile bile,defalarca denersin değişsin diye,hah bu arada bir dk değişmesini istediğin "karakteri " değildir,zamanında nasıl gostermedıyse göstermeye hakkı olmayan zorluklardır.

Velhasıl defaten tekrarlanan şeylerden ümid etmeyin.İnsan ne ise odur.Yaşam bir defa ve kimsenin doğru bildiklerini düzeltmeye gelmedik hayata.Atalar bir kaç şey söylemiş benim onları hatırlatmama gerek yok.



Kendinden bile başlasan anlarsın.

Mesela Can Yücel DAVET şiirinde seni beni anlatmış bak ;





“şunları bir araya toplayayım.

Bir güzel muhabbet edelim” diye düşündüm.

Mutfak işinden de anlarım.

Donattım sofrayı.

Bayağı uğraştım.

Hepsinin, ayrı ayrı ne

yemekten, ne içmekten

hoşlandığını iyi bilirim.

Bayağı da para gitti.

Birinin yediğini öbürü yemez.

Ötekinin içtiğini beriki içmez.

Dört kişilik sofra kurdum.

Mumları da yaktım.

Bak hepsi, Erick Satie severdi.

Hatırladım.

Müziği de ayarladım.



Geldiler.

20 yaşında ben,

35 yaşımda ben,

40 yaşımda ben ve

bugünkü ben dördümüz.

Birden yirmi yaşımı, otuz beş yaşımın karşısına oturttum.

Kırk yaşımın karşısına da, ben geçtim.

Yirmi yaşım, otuz beş yaşımı tutucu buldu.

Kırk yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi.

Yatıştırayım dedim.

“Sen karışma moruk” dediler. Büyük hır çıktı.

Komşular alttan üstten duvarlara vurdular.

Yirmi yaşım kırk yaşıma bardak attı.

Evin de içine ettiler.

Bende kabahat.

Ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine …"



Görüşmek üzere.