“Organize suç” “geniş kapsamlı suçların belirli bir plana göre birçok kişi tarafından örgütlü olarak mesleki veya ticari benzeri yasal yapıların kullanılması, siyaset, basın, kamu yönetimi, yargı ve ekonomi üzerinde etkide bulunması suretiyle yasa dışı kazanç ve güç elde edilmesi” olarak tanımlanmaktadır.
Maddi çıkar ve güç elde etmek üzere çeteleşmeyi ifade eden organize suç örgütleri 21.yy.ın önemli bir toplumsal sorunudur.
Devlet yapısındaki zayıflık ve çürümelerden, İhalelerin kontrol ve denetimi, uyuşturucu ticareti, kadın ticareti, silah kaçakçılığı ve her türlü kaçakçılık, sosyal ve ekonomik sorunlardan beslenen organize suç örgütleri işsizlik, çarpık kentleşme ve gelir dağılımındaki dengesizlikler in olduğu ülkelerde devlet kurumları içine sızarak faaliyetlerini daha etkin bir şekilde sürdürmektedir.
Dinsel, ekonomik, siyasal ve etnik terör yoluyla organize suç örgütleri ülkemizde yaşama imkanı bulmaktadır.
Suçların örgüt birlikteliği ile işlenebildiği ve örgütlerin suç işlemek amacıyla kurulduğu bir illegal örgüt yapısıdır.
“Finansman, güvenlik, güç kullanımı, denetim, taşıma, para aklama, hırsızlık, dolandırıcılık, ihalelere hile karıştırmak, sahte para basmak, sigara ve alkol kaçakçılığı, yasadışı işçi çalıştırmak ve bu amaçla ülkeye sokmak, yasadışı hizmet ve mal sağlamak, tefecilik, bahis, kumar, fuhuş, uyuşturucu ve silah ticareti, kiralık katil, zehirli atıkların boşaltılması, insan kaçakçılığı, insan ticareti, organ ticareti, kara para aklama” organize suç örgütlerinin faaliyet alanlarını oluşturmaktadır
Organize suç terimi ilk defa 1922 yılında ABD de sosyal, hukuki, ekonomik ve siyasi olayı tanımlamak için kullanılmıştır. 1960 lı yıllardan sonra organize suç terimi ve mafya birlikte kullanılmaya başlanmıştır. Organize suç örgütleri devlet kurumu gibi kendi içinde bir çalışma mekanizması kurarak işledikleri suçlarda suç işleme metodlarını sürekli geliştirip uzmanlaşarak yeterli delil ve kanıt bırakmadıkları için polis kovuşturmalarından kurtulabilmektedirler.
Devlet meşru bir örgütlenme modeli, organize suç örgütleri ise gayrimeşru bir örgütlenme modeli olarak karşımıza çıkmaktadır.
Devlete karşı bir örgütlenme modeli olan organize suç örgütleri devlet ile organik bağı olmayan insanların yaşama imkanı bulduğu yapıdır.
Organize suç hukuk devletini tahrip ederek özgürlükçü demokrasileri zedelemektedir. Organize suçların milli ekonomiler üzerindeki zararlı etkileri de çok büyüktür.
Organize suçun sürekli profesyonelleşmesi ve küreselleşmesi etnik köken farklılıklarının olduğu ülkelerde toplumsal sorunlara ve ayrışmalara yol açmaktadır.
Soğuk savaşın bitimiyle birlikte, organize suçlar küreselleşerek yetersiz düzeyde kalan uluslararası anlaşmalar ve demokratik hukuk devletlerinin aldıkları tedbirlere rağmen büyümeye devam etmiştir.
Organize suç örgütleri ile terör arasında organik bir bağ bulunmaktadır.
Uyuşturucu kaçakçılığı, terör örgütlerinin silah satın almak için finansman sağlama ve kara para aklama operasyonlarında kullandıkları yöntemler arasında yer almıştır
Soğuk Savaş sonrası demokratik devrimler ile doğu bloğundaki kapalı ekonomi modeli serbest piyasa ekonomisine geçerek dünya ekonomik sistemine açılmıştır.
“Orta ve Doğu Avrupa eski sosyalist ülkelerinin yeniden yapılanma sürecinde kaynak bulma güçlükleri bu ülkeleri yabancı sermaye girişine imkan tanıyarak ülkelerin organize suçlar konusundaki mevzuatlarının yetersizliği ve ekonomik sistemlerinin serbest piyasa ekonomisine geçişte yeniden yapılanma sürecinde bulunması terör ve organize suç örgütleri için bir ortam yaratmıştır”.
Böylece organize suç örgütleri terörizm-uyuşturucu madde trafiği zinciri oluşmuştur.
Organize suç örgütleri devletin şiddet tekelini kullanan ve denetleyen, polis, yargıç, savcı, asker gibi kamu görevlileri ile işbirliği yaparlar.
Organize suç örgütleri uluslararası ve ulusal güvenliği tehdit eden en önemli sorunlardandır. Terör örgütleri ile bağlantıları varlık nedenleridir.
Organize suç örgütleri faaliyetlerini yürütebilmek için şiddet kullanımı ve düzeni çürütme yöntemini seçmektedirler.
Güvenlik güçlerine ve siyasetçilere rüşvet vererek stratejik, güçlü noktalara ulaşırlar.
Organize suç örgütleri suçu bir endüstri haline getirirler..
Küreselleşme ticaret ve tüketim talepleriyle birlikte suç örgütlerinin faaliyet alanlarını da ulusal düzeyden uluslararası düzeye taşınmaktadır.
Suç örgütleri adli ve polis yapılarının yetersiz ve zayıf olduğu ülkeleri merkez seçerek illegal faaliyetlerle kazançların yüksek olduğu piyasalara ulaşırlar.
Yasa dışı kazançları bankacılık ve finansal sistemler vasıtasıyla yasal düzenlemeleri bulunmayan merkezlerde işleme sokarlar.
Pazar imkanlarının bulunduğu ülkelerde faaliyet gösteren organize suç örgütleri ekonomik faaliyetler üzerinde belirgin ve etken bir rol oynamaktadırlar.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin milli gelirlerinden daha yüksek kazanç sağlayan organize suç örgütleri uyuşturucu kaçakçılığı ve üretiminde rol oynamaktadır.
Örgütlü suçları ifade eden organize suçlarda polisiye tedbirlerle mücadele etmek mümkün değildir. Devlet tüm kurumlarıyla organize suç örgütü için tehdittir, düşmandır.
Hukuk dışı yapılanmalar ve kanun dışı yöntemler organize suçlar için var olma nedenleridir.