Dünyada mekan ahrette iman lazım insanlara.
Oturmak için, barınmak için ailemizle birlikte mutlu mesut yaşamak için, başımızı sokacak bir eve razıyız.
Ama, bu evler bizlerin zamanla beton mezarları haline geliyor.
Ülkemiz, tartışılması bile imkansız olan fay hatları üzerinde.
Deprem sürekli oluyor.
Hatırladığım kadarıyla bazı depremleri yazmak istedim. 1975 Muş Varto Depremi. Pek çok insanımız yaşamını yitirdi. Bir ilçe yok olma tehlikesiyle karşı karşıya geldi.
1992 yılındaki Erzincan Depremi.
1999 Marmara Körfez Depremi.
Aynı yıl Düzce Depremi.
2009 Afyon Dinar Depremi.
Aynı yıl Kütahya Depremi.
Arada unuttuğumuz, hatırlamadığımız binlerce deprem daha vardır.
Bu depremlerle birlikte yaşamak ve onlara göre önlem almak zorunluluğundayız.
Ama ülkemizde, akıl almaz bir vurdum duymazlıkla karşı karşıyayız.
Deprem oluyor.
Binalar yıkılıyor.
Evler barklar çöküyor.
Beton yığınları altında insanlarımız sayıları binlerce bazen yüzlerce insanımız yaşamını yitiriyor.
Bazı insanlarımız sakat kalıyor.
Bu olaydan herkes hem de herkes kendine göre ders çıkarımalı.
Çıkartmak zorunda.
Çünkü, binalar olmadan, evlerimiz olmuyor. Barklarımız olmuyor.
Binalar olmadan çalıştığım fabrikalar olmuyor. İşyerleri olmuyor.
Yaşam sürdüğü sürece binalara ihtiyacımız var.
Binaları sağlam yapmak zorundayız.
Buradan soruyorum.
İnsan yaşamı bu kadar mı ucuz?
Birkaç tane gözünü para hırsı bürümüş müteahhit ve ona yardımcı olan bazı belediye görevlilerinin de artık akıllarını başına toplamasının zamanı gelmedi mi?
Geldi de geçiyor bile.
Ama, insan hafızası balık gibidir. Çabuk tepki gösterir. Zamanla unutur gider mantığı ile hareket ederek depremi yok saymak ve rant için çalışmak devri artık kapanmalı.
Depremde can ve mal kaybına uğrayanları göz önünde tutarak, bu işi halletmek zorundayız.
Çürük çarık bina yapanların cezalandırılmasıyla işe başlayıp, bu binaların yapılmasına göz yumanlardan tutun da planlama alanlarını belirleyenlere kadar bu konuda sorumluluk sahibi kim varsa, kusurlu kim varsa hepsinden ayrı ayrı hesap sorulması lazım.
Ki, adalet yerine gelsin.
Depremler dün oluyordu. Bugün de oluyor. Yarın da olacak. Deprem nedeniyle yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, yakınlarına ise başsağlığı dilerim.
Türkiye tek yumruk haline geldi. Elbirliğiyle yaraların sarılması için çalışılıyor.
Bizler büyük bir ülkenin insanlarıyız. Bu acının da üstesinden geliyoruz.