Her ne kadar içinde bulunduğumuz Ekim ayı Meme Kanseri farkındalık ayı olsa da aslında her zaman özellikle biz kadınların farkında olması gereken bir durumdur. Bu kanser erken teşhis ve tedaviyle önlenebilen bir hastalıktır. İşte bu yüzden biz kadınlar olarak bu konuda bilinçlenip çevremizdeki herkesi de bilinçlendirmeliyiz. Meme kanseri hakkındaki bilgilerimize göz atacak olursak meme kanseri dünyada kadınlarda en çok görülen kanserdir. Her 8 kadından birinde hayatlarının bir evresinde oluşur. Buna rağmen en çok ölüme neden olan kanser türü değildir. Günümüzde 5 yıllık sağ kalım oranları meme kanserlerinin tüm evreleri için %89’a ulaşmıştır. Bunun en önemli nedenleri meme kanserinde artan farkındalık ile erken teşhis oranlarının yüksek ve tedavi seçeneklerinin daha fazla olmasıdır. Bu da bizler için yüz güldürücüdür. Tüm kadın kanserlerinin %24’ünü ve kanserden ölümlerin %14’ünü oluşturmaktadır. Nadiren erkeklerde de görülmektedir. 100-150 kadına karşılık 1 erkekte rastlanır. Kadınlarda meme kanseri görülme sıklığının her yıl arttığı saptanmıştır.
Meme kanseri meme dokusundaki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasına bağlı olarak gelişir. Genellikle kanser vakalarının %80’i süt kanallarındaki hücrelerde,%20’si ise süt bezlerinde oluşur. Bazen de bunların haricinde çok daha az görülen farklı meme kanseri çeşitleri (medüller,müsinöz ve tübüler gibi) vardır. Tüm meme kanserlerinin %60 kadarı erken evre (Evre 1-2), %30 kadarı Evre 3, %10 kadarı da Evre 4 olarak tanı alır. Kanserli hücreler zaman içinde çoğalmaya devam ederek kitle(tümör) oluşumuna yol açar. Diğer kanser türlerine kıyasla daha yavaş seyreder. Kanserin evresi ilerledikçe lenf bezlerine ve oradan da kan dolaşımı yoluyla vücuda yayılarak metastaz yapar.
Meme kanserinden korunmada dikkat edilmesi gereken unsurlar şunlardır:
Anneliği çok ileri yaşa ertelememek
Doğumdan sonraki ilk 6 ay bebeği emzirmek
Hormon ilaçlarının kullanımına dikkat etmek
Kilolu olmamak
Sağlıklı beslenmek
Sigara, alkol gibi kanserojen maddeleri kullanmamak
Düzenli spor yapmak (tempolu yürüyüş/haftada en az 2-3 gün)
Meme kanseri risk faktörleri nelerdir?
Meme kanseri genetik ve çevresel faktörlere bağlı olarak oluşur. Ailede birinci derece akrabalarda meme kanseri öyküsünün olması kişinin meme kanserine yakalanma riskini 2 kat artırır. Birinci derece iki akrabada görülmesi riski 3’e katlar.
Afrikalı, Amerikalı kadınlara oranla beyaz kadınların kansere yakalanma olasılığı biraz daha yüksektir.
Yoğun meme dokusuna(dens meme) sahip kadınlarda risk daha yüksektir.
Kadın olmak
İlk doğumu 30 yaşından sonra yapmak
Hiç doğum yapmamış olmak
Emzirme süresinin kısa olması
Menopoz sonrası fazla kilo ve obezite
Sigara ve alkol kullanımı
Uzun süreli hormon tedavisi almak
Adet başlama yaşının erken olması
Menopoz yaşının geç olması
Fiziksel aktivitenin az olması
50-70 yaş arasında ve menopoz sonrası dönemde olmak
Belirtiler nelerdir?
Hastalık başlangıçta yavaş ilerler. Dolayısıyla meme kanseri başlangıç evresinde belirti vermeyebilir.
En sık belirtisi memede bir kitlenin, sertliğin hissedilmesidir. Memedeki bu kitleler nispeten sert, düzensiz kenarlı, pürtüklü ve rahatça hareket ettirilemeyen oluşumlardır.
Meme dokusunda ağrı hissi
Adetlerde daha önce hissedilmemiş ağrı
Her iki meme arasında ortaya çıkan asimetri
Meme derisinde tahriş, kalınlaşma, portakal kabuğuna benzer görünüm
Meme başında veya cildinde içeri doğru çekilme
Meme başından pembe,kırmızı akıntı
Meme başında renk değişimi, soyulma ,yara, döküntü, kızarıklık ,kabuklanma, çatlama
Halsizlik, yorgunluk
Kilo kaybı
Koltuk altında şişlik, kitle
Memede olağan dışı büyüme
Tanı ve tarama yöntemleri
Erken teşhiste en önemli faktör kişilerin bu konuda bilinçlendirilmesidir. Erken evrede tanı konması tedavinin başarı şansını ve sağ kalım oranını artırır.
20 yaşından sonra kadınlar ayda bir kez adet bitiminden sonraki günlerde hem ayna karşısında hem de yatar pozisyonda kendi göğüslerini gözlemlemeli, elleriyle hem göğüslerini hem koltuk altlarını kontrol etmelidir.
Kadınlarımızın hiçbir şikayeti olmasa da 20-40 yaş arası her kadının 3 yılda bir,40 yaşından büyüklerin ise yılda 1 kez doktora meme muayenesi olması gerekmektedir.
Görüntüleme teknikleri 40 yaş ve altında kalıtsal meme kanseri riski olan kişilerde 2 yılda bir olmak üzere 25 yaşlarında başlayabilir.40 yaş ve üzerinde ise her yıl mamografi çekilir. Ultrason, PET, MR çekilmesi ve biyopsi yapılması hekimin gerekli gördüğü durumlarda taramaya eklenir.
Meme kanseri tedavisi
Her hastanın tedavisi farklılık gösterir. Tedavinin nasıl olacağı, hastalığın evresi, yeri, kişinin yaşı, mevcut sağlık durumuna göre karar verilir. Tedavide cerrahi, kemoterapi, radyoterapi, hormonel tedavi ve biyolojik tedaviler tek başlarına veya bir arada kullanılarak yapılmaktadır. Tedavinin en önemli bölümünü cerrahi tedavi oluşturur. Ameliyatın amacı kanser kitlesinin tamamının vücuttan temizlenmesidir. Cerrahi dışındaki tedavi yöntemleri nüks(tekrarlama) ve metastazın(diğer organlara yayılma) önlenmesine yöneliktir. Erken tanı ve tedavisi mümkün olan meme kanseri için lütfen memelerde kanser açısından belirti hisseden kadınlarımız hiç vakit kaybetmeden doktora başvurmalı, gereken muayene ve mamografiyi yaptırmalıdır. Biz kadınlar olarak her şeyden önce kendimize değer vermeli, kendimizi önemsemeliyiz ve göz ardı etmemeliyiz.
Hepinize sağlıklı günler dilerim.
Bu Covid sürecinde siz sağlık çalışanlarına büyük özverinizden dolayı teşekkür etmek isterim, ayrıca verdiğiniz değerli bilgiler içinde çok teşekkürler.
Bu bilgilendirmeler için çok teşekkür ederiz.
Ben teşekkür ederim okuduğunuz için.
Oldukca faydalı ve güzel bir yazı Emeğinize sağlık. Nicelerine.
Oldukça faydalı bilgiler edindim.Emeğinize sağlık.
Öncelikle içerisinde bulunduğumuz bu zorlu dönemde başta Doktor Elif hanıma ve nezdinde tüm doktorlarımıza, tüm sağlık çalışanlarımıza; üstün ve özverili çalışmalarından dolayı minnet duygularımızı İfade ederim. Doktor Elif hanımın önemli bilgileri ile yolumuz aydın***dı. Erken teşhiş’in önemini bir kez daha kavradık. Çok teşekkür ederiz. Bu yoğun