"Kanuni Sultan Süleyman Sempozyumu'na büyük ilgi
Uludağ Üniversitesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Kanuni Sultan Süleyman Eserlerini Koruma ve Yaşatma Derneği ortaklığıyla "Uluslararası Kanuni Sultan Süleyman Sempozyumu" düzenledi.
Sempozyumda Osmanlı Devleti'nin hangi felsefe ile doğup geliştiği konusu ele alındı. Osmanlı'da gelişmenin zirve yaptığı dönemin padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın kişiliği ve eserleri ayrıntılarıyla işlendi. Mete Cengiz Kültür Merkezi'nde yapılan sempozyuma Uludağ Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Yüce, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Şükrü Köse, Kanuni Derneği Başkanı Ahmet Yavuz, yerli ve yabancı tarihçiler ve öğrenciler katıldı.Özellikle tarih bölümü öğrencilerinin büyük ilgi gösterdiği sempozyumun açılışında konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Şükrü Köse, tarihi anlama, kaynağından anlatabilme adına yapılan bu sempozyumun, ülkemiz için güzel bir çalışma olduğunu söyledi. Osmanlı tarihinin şaha kaktığı yarım asırlık dönemde, Batılıların tabiriyle, 'Muhteşem Süleyman'ın, devletin nasıl en az hatayla yönetilebileceğini gösterdiğini ifade eden Köse, "O belki dünyayı yönetmiyordu, ama rızası olmadan yeryüzünde herhangi bir denge değişikliği de yapılmıyordu" diyerek coğrafyadaki gücünü ortaya koydu.Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Cafer Çiftçi ise, bu sempozyumda, Osmanlı tarihinin en meşhur, en büyük hükümdarlarından biri olan Sultan Süleyman'ın tarihe mal olmuş değerleri üzerine güzel sunumlar yapacaklarını ve Osmanlı'nın doğuş ve gelişmesini genç nesillere bir kez daha anlatacaklarını söyledi.
Çiftçi, beş bin kilometrekarelik bölgede yönetime başlayan Osmanlı devletinin klasik dönemde beş milyon kilometrekare olacak kadar büyüdüğüne yaptığına işaret ederek, "Bu kadar büyüyen bir devlet acaba hangi felsefeyle doğdu ve ne şekilde gelişti. Aşık Paşazade, 'Tevârîh-i Âl-i Osman' adlı eserinde Bilecik'teki Hıristiyan halk ile Osman Gazi arasındaki ilişkileri anlatırken, kafirlerin dahi ona gayet itimat ettiğini yazmıştır. Acaba bu yaklaşım, büyümenin temellerini izah edebilir mi? Ya da, çok ülkeler ve beldeler fethetmiş olan büyük hHakan Fatih'in vakfiyesinde yazdığı gibi, 'Hüner bir şehr bünyâd etmektir; Reâyâ kalbin âbâd etmektir' cümlesi bunu izah edebilir mi? Yine Fatih'in ileri gelenlerine söylediği 'Dünya devleti müebbet olmaz ve cihan-ı fanideki nesne baki ve müebbet kalmaz' cümleleri bu büyümenin sebepini ifade eder mi? Neticede bütün bunlar etkili olsa gerek ki Kanuni dönemine gelindiğinde Osmanlı en muhteşem çağını yaşamıştır. İşte biz bu sempozyumda bu zihniyetten ve Sultan Süleyman'dan söz edeceğiz" dedi.
Kanuni Derneği Başkanı Ahmet Yavuz da, derneğin kuruluş maksadı hakkında verdi. Yavuz, Kanuni başta olmak üzere Osmanlı padişahları döneminde yapılan, ancak tahribata uğramış tarihî eserleri ihya ettiklerini, Osmanlı devrinde olduğu gibi eğitim ve öğretim konusunda çalışmalar yaptıklarını, tarihi eserlerin yoğun olduğu İslam beldelerine ziyaretler düzenleyerek insanların bilinçlenmesini sağladıklarını anlattı.