Sevgili dostlar yeniden merhaba…
Uzun bir zaman diliminden beridir, ödevini yapamayan bir öğrenci misali maalesef ki yazılarımı aksatmıştım. Ancak bu kez ne bulaşık, ne ütü ne de başka bir mazeret üretmeden, oturdum ve başladım yazmaya…
Malumunuz bir halk oylaması ardından artık yeni bir dönemin kapısını aralamış bulunuyoruz. Her ne kadar külliyen değişim 2019 yılından sonra dahi gelse şimdiden bir prova niteliği taşıyan gelişmeler yaşanıyor.
Yeni Türkiye’de vaat edilen her şeyin gerçekleşmesini umuyoruz.
Bu zamana kadar olamadı ama belki yeni Türkiye’de gerçekten de anneler ağlamaz, kına yakarak gönderilen kuzular tabutta dönmez baba ocağına…
Kadın olarak daha özgür olunur belki…
Babamızdan fiske yemezken, kocaların ve dahi eski statüsündekilerden olmaz ecelimiz…
Yeni Türkiye bize saygı ve sevgiyi anlatır belki…
Hani o unuttuğumuz o nezaketi belki bu 18 madde sağlar bize…
Katı, sıvı ve gaz olarak maddenin 3 halini biliriz de; bu 18 maddenin ne olduğunu anlatır belki biri bize…
Gecenin bir yarısı deli gibi pizza arzulayan bizler, eğitimdeki başarı göstergesi PISA’da yükselmek için çiğneriz belki birbirimizi…
Bir ve beraber olmayı, mezhepçilik yapmadan, holigan ve fanatik olmadan yan yana paylaşımlarımız artar umarım…
Saklanmayı bırakırız, kısıtlanmayı…
Neydi yahu eskiden o öyle…
Demokratikleşmeyi daha çok öğreniriz belki de… Karşımızdaki bizimle aynı düşünmüyor diye düşman olmadığını hatırlarız…
Sadece ‘madde’n değil manen de huzur dolsun içimiz…
Vicdan muhakemesi, mali muhasebeden daha değerli olsun…
Yeni Türkiye, saygı ve sevgi getirsin…
Umalım ve olsun…